This study investigates volatility spillover effects as well as hedging and diversification opportunities between sectoral stock returns and world crude oil prices in Turkey using the weekly closing prices of the BIST 100 and twenty-three sectoral stock indices for the period 2002-2018. DCC modelling is employed to investigate volatility spillovers between sectoral stock returns and oil prices. Findings reveal significant volatility spillovers from the oil market to the BIST 100 and twelve stock sectors. Furthermore, optimal hedge ratios, optimal portfolio weights, hedging effectiveness, diversification effectiveness and risk-adjusted returns of oil-stock portfolios are computed and compared. The results indicate that diversification is a more effective strategy than hedging in terms of risk (variance) reductions and risk-adjusted returns in the Turkish stock market.
|
Bu çalışmanın iki temel amacı bulunmaktadır. Çalışmada ilk olarak; 2000-2017 yılları için 26 Avrupa ülkesinde kayıt dışılığın mali belirleyicilerinin doğrusal bir yaklaşımla ortaya konulması hedeflenmektedir. Buradan elde edilen bulgular çerçevesinde ikinci olarak; mali değişkenlerden kamu kesimi büyüklüğünün kayıt dışı ekonomi üzerindeki etkisinin düzenlemelerin etkinliğine göre ayrılmış iki ayrı rejimde panel eşik modeli ile incelenmesi amaçlanmaktadır. Elde edilen bulgulara göre, düzenleme etkinliği eşik değerin altında iken, kamu kesimi büyüklüğünün kayıt dışı ekonomi üzerinde anlamlı bir etkisi ortaya çıkmamaktadır. Buna karşın düzenleme etkinliğinin görece daha yüksek olduğu ikinci rejimde söz konusu etkinin anlamlı ve negatif olduğu sonucuna ulaşılmaktadır.
|
Bu çalışmada; bir finansal gösterge olan kredi temerrüt takaslarının Türkiye özelinde reel piyasalar ile olan ilişkisini, emtia fiyatları üzerinden ortaya koymak amaçlanmıştır. Ayrıca, Türkiye’nin CDS primlerinin VIX endeksi, Tahvil Gösterge Faiz Oranları ve BİST100 endeksi ile olan bağlantıları incelenmiştir. 2008-2018 yılları arasındaki günlük değerleri alınan veriler ARDL modeli çerçevesinde regresyona tabi tutulmuş ve sonuçlar Pesaran Sınır Testi ile sınanmıştır. Çalışmanın sonucunda, kısa vadede, emtia fiyatlarının söz konusu dönemler içerisinde istatiksel olarak anlamlı bir şekilde CDS primleri ile ters yönlü bir ilişki gösterdiği saptanmıştır.
|
Bu araştırmanın amacı, Borsa İstanbul’da işlem gören turizm şirketleri içinde pay senetleri yüksek ve düşük fiyat/kazanç oranına sahip olanlar arasındaki finansal performans farklılıklarının tespit edilmesidir. Bu amaçla turizm şirketlerinin 2012-2018 yılları arasındaki fiyat/kazanç, likidite, finansal yapı, faaliyet, kârlılık, büyüme, büyüklük ve pay senedi getiri oranları hesaplanarak düşük ve yüksek fiyat/kazanç oranına sahip şirketler açısından karşılaştırılmıştır. Araştırmada gerçekleştirilen Mann-Whitney U testi sonucunda fiyat/kazanç oranı yüksek ve düşük olan turizm şirketleri arasında stok devir hızı, aktif kârlılık oranı, öz sermaye kârlılık oranı, net kâr marjı, kârların büyüme oranı ve pay senedi getirileri bağlamında istatistiksel olarak anlamlı farklılık olduğu saptanmıştır.
|
Bu çalışmanın amacı, Türkiye’de Sağlık Hizmetleri Sektörünün entelektüel sermayesinin etkinliğini etkileyen önemli faktörleri bulmak için çok kriterli karar verme modellerine dayalı performans analizlerini değerlendirmektir. Bu makalenin önerilen modeli, literatürde mevcut olan ve farklı kriterlere göre önceliklendirilen farklı faktörleri göz önünde bulundurmaktadır. Çalışmada, Borsa İstanbul (BİST)’ da işlem gören sağlık işletmelerinin yedi yıl boyunca yıllık finansal raporlarından elde edilen veriler kullanılmıştır. Entelektüel sermayenin verimli kullanımı ile kurumsal performans arasındaki ilişki, entelektüel sermayenin etkinliğinin unsurları olarak beşerî sermaye, yapısal sermaye ve ilişkisel sermayenin pratik kullanımı yoluyla incelenmiştir. Çalışmada, entelektüel sermayenin etkinliği ve unsurları olan insan sermayesi etkinliği, yapısal sermaye etkinliği ve ilişkisel sermayenin etkinliğini ölçmek için Pulic (2000) tarafından önerilen Katma Değerli Entelektüel Etkinlik (VAIC) modeli kullanılmıştır. Ampirik bulgular, entelektüel sermayenin etkinliğinin, şirket performansı ölçütlerinden daha önemli bir olgu olduğunu ortaya koymaktadır.
|
Türkiye, son yıllarda bebek ölümlerini önemli ölçüde azaltan nadir ülkelerden biridir. Ancak halen birçok ülkenin gerisinde kalmaktadır. Bu nedenle bu çalışmada, Türkiye’de bebek ölümlerinin sosyo-ekonomik nedenlerini tespit etmek amaçlanmıştır. Bu kapsamda, üniversite mezunu kadın yüzdesi, sağlık harcamalarının hane halkı harcamaları içerisindeki yüzdesi, GİNİ katsayısı, yoksulluk oranı, doğurganlık hızı ve kentsel nüfus yüzdesi, bu çalışmanın bağımsız değişkenleri olarak ele alınmıştır. Çalışma verileri, 2014-2018 yıllarını kapsamaktadır ve çalışmanın amacına ulaşabilmek için panel regresyon analizi kullanılmıştır. Çalışma sonucunda; eğitim düzeyinin bebek ölümleri üzerinde istatistiki açıdan anlamlı ve negatif bir etkisinin, doğurganlık hızının ise pozitif etkisinin olduğu tespit edilmiştir (p<0,05).
|
2008-09 Küresel Finansal Krizi ile birlikte, rezervlerin yeterliliğinin tespit edilmesi amacıyla kullanılan geleneksel yöntemlerin kısmen yetersiz kalması ve genellikle birbiriyle çelişen sinyaller vermesi, özellikle gelişmekte olan ülkeler ve düşük gelir düzeyine sahip ülkeler için, ülkelere özgü dinamiklerin göz önünde bulundurularak, geleneksel yöntemlerde odaklanılan riskleri çok yönlü ele alan yeni bir metriğin geliştirilmesi ihtiyacını doğurmuştur. Bu çalışmanın amacı, Türkiye için, Uluslararası Para Fonu (IMF) tarafından, rezerv yeterliliğinin tespit edilmesine yönelik geliştirilen yeni metriğin kullanılarak, rezervlerin yeterliliğinin araştırılmasıdır. Çalışma dönemi, 2005:Ç42019:Ç4 dönemi verilerini kapsamaktadır. Analizde, Im vd. (2014) tarafından geliştirilen, RALS (Residual Augmented Least Squares) ADF birimkök testi kullanılmaktadır. Analiz sonuçları, Türkiye’de, söz konusu dönemde rezervlerin yeterli olduğunu; diğer yandan istikrarlı bir trende sahip olmadığını göstermektedir.
|
In this research, effect of envy on conspicuous consumption and moderating role of altruismwas examined. Within the scope of the research, primary data were collected by convenience samplingmethod in the Kırıkkale province of Turkey. After performing confirmatory factor analyses, structuralequation models were tested over the gathered data with the statistical package program IBM AMOS.According to the findings, the hypotheses of benign envy, malicious envy, and altruism being thepossible factors affecting conspicuous consumption were supported. Besides, the moderating role ofaltruistic personality on the effect of malicious envy on conspicuous consumption has been determined.Finally, several suggestions were developed for firms and researchers based on interpreting theresearch findings.
|
Çalışmanın amacı işgücü ile aşırı eğitim arasındaki ilişkiyi ortaya koyarak Türkiye için biruygulama sunmaktır. Bu kapsamda 2014-2018 yılları hanehalkı işgücü verilerinden yararlanılarak 15-65 yaşlarında SGK’ya kayıtlı istihdamdaki bireylerle çalışılmıştır. Ekonometrik modellemede ikidurumlu probit modelin yanısıra hem işgücü piyasasına katılma kararını hem de aşırı eğitimlilikdurumunu etkileyen gözlemlenemeyen faktörleri hesaba katmak amacıyla Heckman’ın (1979) ikiaşamalı probit seçim modeli kullanılmıştır. Elde edilen bulgular deneyimin aşırı eğitim üzerindenegatif bir etkiye sahip olduğu yönündedir. Bireyin eğitim düzeyinde meydana gelecek bir artış iseaşırı eğitim üzerinde pozitif bir etki yaratmaktadır. Çalışmada ayrıca politika değerlendirmelerindebulunulmuştur.
|
Bu çalışmada Türkiye’deki dolaysız vergi mükelleflerinin, fonksiyonel sınıflandırmaya görekamu harcamalarına ve bu harcamalar için vergi ödeme isteklerine yönelik tercihlerinin belirlenmesiamaçlanmıştır. Öncelikle ilgili literatür incelenmiş sonrasında çalışmanın amacına uygun anket sorusuhazırlanmıştır. Türkiye genelini yansıtacak şekilde belirlenen 12 ilde 782 dolaysız vergi mükellefininkatılımcı olduğu bu çalışmada, mükelleflerin; eğitim, sağlık ve güvenlik harcamaları için ödemelerigereken vergi miktarı artması gerekse bile daha fazla harcama yapılmasını tercih ettikleri tespitedilmiştir. Ayrıca katılımcıların kamu harcamaları ve bu harcamalara yönelik vergi ödeme tercihleriil, cinsiyet, medeni durum, yaş, eğitim durumu ve aylık kişisel gelir demografik değişkenlerine görede analiz edilmiştir. Çalışmada elde edilen bulguların hem mükelleflerin hem de politika yapıcılarınfaydalarını maksimum yapacak nitelikte bir harcama programı oluşturulmasına katkı sağlar nitelikteolduğu görülmüştür.
|