Nass Karşısında Amelî Örfün Tahsis Değeri
Toplumun tanzim edilmesinde, kanun boşluklarının doldurulmasında veirade beyanlarının yorumlanmasında önemli bir rolü bulunan örf, hem usûlhem de fürû eserlerinde birçok yerde geçer. Eserlerde sıkça zikredilmesinerağmen ilk dönemlerden itibaren örfe dair küllî bir teorinin belirlenmemesi örfile ilintili meseleleri müphem ve tartışmalı hale getirir. Bu bağlamda tartışılankonulardan bir tanesi de amelî örf ile nassın tahsîs edilip edilemeyeceğidir.Örfün nas karşısındaki konumunu belirleyen kritik meselelerden biriolan tahsîs, nassın kapsamının bazı delillerle daraltılması demektir. Örfünbu delillerden sayılıp sayılmayacağı örf ile nas arasındaki ilişkiyi bir başkadeyişle nassın insan hayatına ne şekilde dokunduğunu ve insanların yapıpettiklerinin nassı anlamada ne derece etkili olduğunu gösterir. Şer’î naslaraaykırı olan fasit bir örfün nas karşısında herhangi bir değerinin olmadığı venas ile çatışması durumunda öncelik sırasının nassa verildiği hususundaittifak vardır. Nassa uygun olan ve nas ile çatışmayan genel bir amelî örfünnassın umumunu tahsîs edip edemeyeceği hususu ise tartışmalı bir mevzudur.Meselenin birden fazla boyutunun bulunması ulema arasında ihtilaflara nedenolmakla birlikte tartışmanın zeminini de kimi zaman kaydırır. Ayrıca nassınumumunun insanların yapıp ettikleri ile sınırlandırılabilmesi nas karşısındaörfün konumunu belirlediğinden mesele son derece hassas ve önemlidir. Bunedenle amelî örfün nassın kapsamını daraltıp daraltamayacağı meselesi bumakalede etraflıca ele alınmıştır.Âm olsa bile amelî örfün nassı tahsîs edemeyeceğini fukahânın çoğunluğuaçıkça ifade etmesine rağmen bazı Hanefî ve Mâlikî âlimler aksini söylemişlerdir.Erken dönem Hanefî eserlerinde yer verilmeyen bu söylem özellikle son dönemHanefî eserlerinde yaygın bir şekilde kabul görmüş ve mezhebin ana görüşü şeklinde yansıtılmıştır. Aynı şekilde Bâcî’nin etkisiyle Mâlikîlerin de Hanefîlergibi düşündüğü nakledilmiştir. Ancak Hanefî ve Mâlikî mezhebine dair mezkûrsöylemin aksine amelî örf ile tahsîs meselesinde her iki mezhebin de kendiiçinde muhtelif görüşler benimsediği ve mezkûr meselenin Ü smendî’den öncetahsîsten öte hakikat-mecaz ile alakalı olduğu özellikle memzûc eserler ilebirlikte tahsîs konusuna eklendiği makalemizde iddia edilmektedir.Bu iddiayı destekler bir şekilde Karâfî ve Bâbertî, Hanefîlerle Mâlikîlerinamelî örf ile nassın tahsîsini kabul etmediğini aktarmışlardır. Karâfî veBâbertî’ye göre her iki mezhebin amelî örf ile tahsîsi kabul ettiği görüşü yanlışanlaşılmadan ibarettir. Bu nedenle mesele hakkında modern dönem eserlerindeyer verildiği şekliyle bir ittifakın bulunmadığı ve Hanefî ile Mâlikî âlimleringörüşlerinin eleştirel bir incelemeye tabi tutulması gerektiği anlaşılmaktadır.Amelî örf ile tahsîs meselesinde söylem değişmelerinin nerde ve nasılgerçekleştiğini ortaya koymayı hedefleyen makalemizde mesele kronolojik vederinlemesine bir okumaya tâbi tutularak deskriptif bir şekilde sunulacaktır.Nassın amelî örf ile tahsîsini kabul edenler ve etmeyenler şeklinde iki temelbaşlık üzerinden mesele anlatılacaktır. Böylece hem literatürde yaygın birşekilde kabul edilen bilginin izi sürülerek mevsukiyeti ortaya konulmuş, hemde nas karşısında örfün konumunu belirleyen amelî örf ile tahsîs meselesietraflıca analiz edilmiş olacaktır.