Son yıllarda sadece finansal sonuçlara odaklanan, çevresel ve sosyal olayların sonuçlarını göz ardıeden klasik raporlama yaklaşımı yetersiz bulunmaya başlamış ve bu nedenle bir takım farklı arayışlarortaya çıkmıştır. Bu arayışlar neticesinde, finansal ve finansal olmayan bilgilerin birlikte raporlanmasını sağlayan yaklaşımlar birçok sektörde farklı kuruluşlar tarafından tercih edilmeye başlanmıştır. Bu yaklaşımlardan en yenilikçi olanı entegre raporlama anlayışıdır. Bu çalışmanın amacı da, buanlayışın bankacılık sektörü üzerindeki etkisini ölçmektir. Bu amaçla, çalışmada bankaların finansalperformansını değerlendirmek için literatürde yaygın bir şekilde kullanılan CAMELS Analizi yöntemikullanılmıştır. Bankaların kurumsal raporlama düzeylerinin belirlenmesi için ise entegre raporları,sürdürülebilirlik raporları ve faaliyet raporları içerik analizi yöntemiyle puanlandırılarak entegre raporlama düzeyleri belirlenmiştir. Çalışmanın kapsamını KAP’da sektörel bazda sınıflandırılan 13 banka oluşturmaktadır. Elde edilen verilerin değerlendirilmesi ve yorumlanması için panel veri regresyonanalizi kullanılmıştır. Analiz sonucunda, entegre raporlama düzeyi ile bankaların sermaye yeterliliği ve karlılığı arasında olumlu, yönetim kalitesi arasında olumsuz bir ilişki tespit edilmiştir. Ayrıca, bankaların Entegre Raporlama Benimsemeleri ile aktif kalitesi, karlılığı ve likiditesi arasında olumlu,yönetim kalitesi arasında olumsuz bir ilişkiye rastlanmıştır.